22. Hukuk Dairesi         2016/14540 E.  ,  2019/12471 K.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :… Mahkemesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılardan … … İletim A.Ş vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:

Davacı vekili, davalı işverenler nezdinde … – … ili arası … nakil hattında üst montaj işinde ….05.2013- ……..2013 tarihleri arasında çalıştığını ileri sürerek 2013 yılı Mayıs ve Kasım ayları arasındaki ücret alacağını, ihbar tazminatı alacağını, fazla mesai ve hafta tatili alacakları ile genel tatil alacaklarının davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.

Davalı Cevabının Özeti:

Davalı … … İletim A.Ş Genel Müdürlüğü vekili, davalı kurumun ihale makamı olduğunu, davanın reddini istemiştir.

Diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir.

Mahkeme Kararının Özeti:

Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Temyiz:

Karar, davalı … … İletim A.Ş Genel Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Gerekçe:

Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı … … İletim A.Ş … hüküm altına alınan alacaklardan sorumluluğunun bulunup bulunmadığı noktasındadır.

4857 sayılı … Kanunu’nun …. maddesinde; işveren, bir … sözleşmesine dayanarak işçi çalıştıran gerçek veya tüzel kişi ya da tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlar olarak açıklanmıştır. O halde asıl işveren-alt işveren ilişkisinden söz edilebilmesi için, öncelikle mal veya hizmetin üretildiği işyeri bulunan bir işverenin ve aynı işyerinde … alan ikinci bir işverenin varlığı gerekir ki, asıl işveren-alt işveren ilişkisinden söz edilebilsin.

Bir işin bütünü ile anahtar teslimi olarak ihale ile başka bir işverene verildiği hallerde 4857 sayılı Kanunu’nun ….maddesi anlamında asıl işveren-alt işveren ilişkisinden sözedilemez. Bu halde işini ihale ile anahtar teslimi veren işveren asıl işveren değil, ihale makamı olup sorumluluğu 4857 sayılı Kanunu’nun 36.maddesine göre belirlenmelidir.

4857 sayılı Kanun’un 36. maddesinde, “Genel ve katma bütçeli dairelerle mahalli idareler veya kamu iktisadi teşebbüsleri yahut özel kanuna veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesine dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlar; asıl işverenler müteahhide verdikleri her türlü bina, köprü, … ve … inşası gibi yapım ve onarım işlerinde çalışan işçilerden müteahhit veya taşeronlarca ücretleri ödenmeyenlerin bulunup bulunmadığının kontrolü, ya da ücreti ödenmeyen işçinin başvurusu üzerine, ücretleri ödenmeyen varsa müteahhitten veya taşeronlardan istenecek bordrolara göre bu ücretleri bunların hakedişlerinden öderler.” şeklinde kurala yer verilmiştir. Bu düzenlemeye göre ihale makamı, işçi ücretlerinin ödenip ödenmediğini … etmek durumundadır. Yapılacak olan … ya da işçinin başvurusu üzerine ödenmeyen ücretlerin bulunduğunun tespit edilmesi halinde, belli şartlarla ihale makamının sorumluluğu söz konusu olur. İhale makamının yapmış olduğu ilan üzerine işçilerin başvuruda bulunmamış olmaları, kamu kurumunun anılan madde kapsamındaki sorumluluğunu ortadan kaldırmayacaktır.

Aynı maddenin ikinci fıkrasında ise, işçilerin her hak ediş dönemi için olan ücret alacaklarının üç aylık tutarından fazlası hakkında adı geçen idarelere herhangi bir sorumluluk düşmeyeceği öngörülmüştür. Maddede sözü edilen ücret her hak ediş dönemi için “son üç aylık temel ücret” olarak değerlendirilmelidir. Dairemizin kararlılık kazanmış olan uygulamasına göre, anahtar teslimi suretiyle ihale edilen işlerde, kamu makamlarının fazla çalışma, hafta tatili ile bayram ve genel tatili alacakları yönlerinden sorumluluğu bulunmamaktadır. Yine ihale makamının ihbar ve kıdem tazminatı ile kullandırılmayan izinler sebebiyle herhangi bir sorumluluğu söz konusu değildir.

Somut uyuşmazlıkta, davacı, davalı … … İletim A.Ş Genel Müdürlüğüne ait işte, alt işveren işçisi olarak çalıştığını iddia etmiştir. Davalı … … İletim A.Ş Genel Müdürlüğü ise, ihale makamı olduklarını, davacıyı çalıştıran şirket ile aralarında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunmadığını savunmuştur. Mahkemece davalılar arasındaki ilişkinin asıl-alt işveren ilişkisi olduğu kabul edilerek davalı … … İletim A.Ş … tüm alacaklardan müştereken ve müteselsil olarak sorumlu olduğu kabul edilmiş ise de; varılan sonuç dosya içeriği ile örtüşmemektedir.

Davalı … … İletim A.Ş Genel Müdürlüğü ile davalılar … …- … Mühendislik arasındaki sözleşmenin konusu ”…. … direklerinin temini ve montaji, 1272 MCM PHEASANT iletkenlerinin temini ve tel çekimi, 24 fiberli G-655 C standardında OPGW koruma telinin temini ve tel çekimi, 96 mm2 … koruma telinin temini ve tel çekimi, AACSR koruma telinin temini ve tel çekimi, izolatörlerin temini ve montajı, iletken, 96 mm2 …, AACSR ve OPGW koruma teli hırdavatlarının temini ve montajı, ikaz kürelerinin temini ve montajı, direk yerlerinde zemin etüdü yapılması, direk temellerinin yapımı, yüksekligi 30 m.nin üstünde olan direklerin, toprak kulelerin boyanmasi, yüksekligi 30 m.nin üstünde olan AACSR ve 96 mm2 … koruma teline ikaz küresi takılması işidir”. Sözleşme konusu işin, davalı … … İletim A.Ş Genel Müdürlüğü’nün asıl veya yardımcı işi olmadığı, işin tamamının anahtar teslimi ve ihale yolu ile davalıya devredildiği ve işten el çekildiği, anahtar teslimi işin, işverenin asıl faaliyet alanı olan mal ve üretim alanı dışında bir yapım işi olduğu, bu anlamda asıl işverenin faaliyet alanı olmadığı ve devamlılık göstermediği bu nedenle anahtar teslimi sureti ile verilen yapım ve inşaat işlerinin, mal ve hizmet üretimine ilişkin işler olarak kabul edilemeyeceği, sözleşmeye göre geçici ve kesin kabul sistemi ile çalışıldığı, yükleniciden teminat alındığı, sözleşme konusu işin belirli bir süre içerisinde bitirilmesinin kararlaştırıldığı ve gecikme halinde cezalar öngörüldüğü anlaşılmaktadır. Bu itibarla, davalı … … İletim A.Ş …, sözü edilen sözleşme ile ihale ettiği işin anahtar teslimi verildiği açıktır. Anılan sebeple, davalı … … İletim A.Ş Genel Müdürlüğü ihale makamı olduğundan, sorumluluğu, her hakediş dönemi için işçinin üçer aylık ücret alacağı ile sınırlıdır. İşçinin talep edilen diğer alacaklarından davalı idarenin bir sorumluluğu bulunmamaktadır.

Mahkemece belirtilen hususlar gözetilmeden davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğunun kabulü hatalı olup davalı idarenin sadece her hakediş dönemi için işçinin üçer aylık ücret alacağı ile sınırlı olarak sorumlu tutulabileceği gözetilmeden karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, ….06.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.

Yorum Ekle