Karar No | : 2021/MK-9 |
BAŞVURUYA KONU İHALE: 2013/82451 İhale Kayıt Numaralı “Elazığ Yurtbaşı Beldesi 12 Derslikli İ.Ö.O Yapımı” İhalesi |
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME: |
KARAR: |
Elazığ İl Özel İdaresi
tarafından yapılan 2013/82451 İhale Kayıt Numaralı “Elazığ Yurtbaşı Beldesi
12 Derslikli İ.Ö.O Yapımı” ihalesine ilişkin olarak Mustafa Tunç itirazen
şikâyet başvurusunda bulunmuş ve Kurulca alınan 09.10.2013 tarihli ve
2013/UY.IV-3949 sayılı karar ile “Başvurunun reddine” karar
verilmiştir.
Davacı Mustafa Tunç
tarafından Kamu İhale Kurulunun 09.10.2013 tarihli ve 2013/UY.IV-3949 sayılı
kararının iptali talebiyle açılan davada Ankara 6. İdare Mahkemesinin
17.09.2014 tarihli ve E:2013/1802, K:2014/964 sayılı kararı ile “davanın
reddine” karar verilmesi üzerine yapılan temyiz incelemesi sonucunda
Danıştay Onüçüncü Dairesinin 27.10.2020 tarihli ve E:2015/416, K:2020/2817
sayılı kararında “…Devletin, işlemlerinde, bireylerin hangi kanun
yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorunda olduğunu
öngören Anayasa’nın 40. maddesinin 2. fıkrasının, ayrı bir yasal düzenlemenin
varlığını gerektirmeyen, doğrudan uygulanabilir nitelik taşımasından dolayı,
yasama, yürütme ve yargı organlarının, idare makamlarının ve diğer kamu kurum
ve kuruluşlarının işlemlerinde, bu işlemlere karşı başvurulacak idarî
mercileri ve kanun yolları ile sürelerini belirtmesinin zorunlu olduğu ortaya
çıkmaktadır.
Dosyanın
incelenmesinden, 16/08/2013 tarihli ihale komisyon kararına karşı ihaleye
katılan bir istekli tarafından yapılan itiraz sonucu idarece alınan düzeltici
işlem kararı uyarınca davacının teklifinin değerlendirme dışı bırakılmasına
yönelik 06/09/2013 tarihinde onaylanan ihale komisyon kararının davacıya
tebliğ edildiği, kararın bildirimine ilişkin yazıda, “Bu kararın
bildiriminden itibaren süresi içinde 4734 sayılı Kanunun 55. maddesi uyarınca
şikâyet başvurusunda bulunulabilecektir.” ifadesinin yer aldığı,
dolayısıyla davacının ihale komisyonu tarafından şikayet başvurusuna yönlendirildiği,
başka bir anlatımla komisyon kararı
davacıyı yanlış merciye yönlendirdiğinden, yukarıda belirtilen Anayasal
zorunluluk karsısında itirazen şikayet başvurunun süresinde olmadığı
kabul edilemeyeceğinden, başvurunun süre yönünden reddine ilişkin dava konusu
Kurul kararında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Bu itibarla,
başvurunun süre yönünden reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk,
davanın reddi yolundaki temyize konu İdare Mahkemesi kararında hukukî isabet
bulunmamaktadır.” gerekçesi ile dava konusu işlemin iptaline karar
verilmiştir.
Anayasa’nın 138’inci
maddesinin dördüncü fıkrasında yasama ve yürütme organları ile idarenin,
mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin, mahkeme
kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini
geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.
Öte yandan 2577 sayılı
İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında
mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının
icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde
bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye
tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Anılan Kararın
icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle,
4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya
tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare
Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,
1) Kamu İhale
Kurulunun 09.10.2013 tarihli ve 2013/UY.IV-3949 sayılı kararının iptaline,
2) Anılan mahkeme
kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, başvuru sahibinin iddialarının
esasının incelenmesine geçilmesine,
Oybirliği ile karar verildi. |
Yorum Ekle