aşırı düşük

İtirazen Şikâyet Aşamasında Teknik İnceleme Yapılmasına Gerek Görülmemiş Olmasında Hukuka Aykırılık Bulunmadığı

Karar No              : 2021/MK-81

BAŞVURUYA KONU İHALE:

2020/40926 İhale Kayıt Numaralı “Göğüs Hastalıkları Servisi İçin 5 Kalem Tıbbi Sarf Malzeme Alımı” İhalesi

KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:

KARAR:

Sultan 2. Abdülhamid Han Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından yapılan 2020/40926 ihale kayıt numaralı “Göğüs Hastalıkları Servisi İçin 5 Kalem Tıbbi Sarf Malzeme Alımı” ihalesine ilişkin olarak RS Sağlık Teknolojileri Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. itirazen şikâyet başvurusunda bulunmuş ve Kurulca alınan 22.05.2020 tarihli ve 2020/UM.II-899 sayılı karar ile “4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikayet başvurusunun reddine” karar verilmiştir.

Davacı RS Sağlık Teknolojileri San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından anılan Kurul kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle açılan davada, Ankara 13. İdare Mahkemesinin E:2020/1121 sayılı dosyasında açılan davada, Mahkemece “yürütmenin durdurulması isteminin reddine” karar verilmiş, ancak anılan Mahkemenin 30.09.2020 tarihli ve E:2020/1121, K:2020/1694 sayılı kararı ile dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

Ankara 13. İdare Mahkemesinin anılan kararı doğrultusunda Kamu İhale Kurulu’nun 04.11.2020 tarih ve 2020/MK-261 sayılı kararı ile;

“1- Kamu İhale Kurulunun 22.05.2020 tarihli ve 2020/UM.II-899 sayılı kararının iptaline,

2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, başvuru sahibinin iddialarının esasının yeniden incelenmesine” karar verilmiştir.

 Kamu İhale Kurulu’nun 04.11.2020 tarih ve 2020/MK-261 sayılı kararı doğrultusunda yapılan esas inceleme sonucunda da Kamu İhale Kurulu’nun 03.02.2021 tarih ve 2021/UM.II-301 sayılı kararı ile “4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikayet başvurusunun reddine” karar verilmiştir.

 Bu sırada Danıştay Onüçüncü Dairesinin 22.12.2020 tarih ve E:2020/3504 ve K:2020/3783 sayılı kararı ile “…Dosyanın incelenmesinden, 12/03/2020 tarihli ihale komisyonu kararında, davacı tarafından sunulan 5. kısma ait numunenin Teknik Şartname’nin 2., 5., 8., 10., 11., 13. ve 16. maddelerine uygun bulunmadığının belirtildiği, davacının şikâyet başvurusu üzerine bir uzman doktor, bir uzman hemşire ve bir hemşireden oluşan 3 kişilik kurulun raportör olarak görevlendirildiği, anılan kurul tarafından hazırlanan rapora göre, davacının ihalenin 5. kısmına yönelik olarak teklif ettiği tıbbi cihaz hakkında, yukarıda aktarılan değerlendirmeler yapılarak davacının teklif ettiği ürüne ait numunenin Teknik Şartname’ye uygun olmadığına yönelik rapor hazırlandığı, söz konusu rapora dayalı olarak davacının şikâyet başvurusunun reddedildiği, itirazen şikâyet başvurusunun ise ihale komisyonunun numune değerlendirmeleri ve idarenin şikâyet sürecindeki tespitleri ve değerlendirmeleri göz önünde bulundurularak reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.

Mal alımı ihalelerinde teklif edilen ürünün Teknik Şartname’ye uygunluğuna ilişkin değerlendirme, bu hususun ihale dokümanında düzenlenmiş olmasına bağlı olarak tekliflerin değerlendirilmesi aşamasında “numune değerlendirmesi” yoluyla ihale komisyonunu oluşturan uzman üyeler tarafından isteklilerce sunulan numuneler üzerinden gerçekleştirilebilecektir.

Öte yandan, 4734 sayılı Kanun’un 56. maddesinin altıncı fıkrasına göre, itirazen şikâyet başvurusunun incelenmesi aşamasında teknik konularla ilgili olarak ihtisas sahibi kamu veya özel hukuk tüzel kişileri ile gerçek kişilerin görüşüne başvurulması zorunlu olmayıp bu husus itirazen şikâyet başvurusunda ileri sürülen iddiaların karşılanmasına yönelik ihtiyaca bağlıdır. Dolayısıyla teknik görüşe ihtiyaç bulunup bulunmadığı noktasında somut uyuşmazlığın niteliğine bağlı olarak takdir yetkisinin kullanılacağı açıktır.

Uyuşmazlık konusu ihalenin 5. kısmına ilişkin olarak, davacının teklifinin değerlendirme dışı bırakılmasından önce, numunenin ihale komisyonunun alanında uzman üyeleri tarafından incelendiği, şikâyet başvurusu üzerine bir uzman doktorun da olduğu üç kişilik kurulun raportör olarak görevlendirilerek Teknik Şartname’nin uygun bulunmayan her bir maddesi için yeniden inceleme yapıldığı, nihayetinde, teklif edilen ürünün Teknik Şartname’ye aykırılığının tespit edildiği, davacı tarafından yapılan şikâyet başvurusunun reddine ilişkin kararda da ilgili numunelerin teknik özelliklerinin şartnameye aykırı olduğunun somutlaştırıldığı görülmektedir.

Bu itibarla, ihaleyi yapan idarece numune değerlendirme işleminin hukuka uygun şekilde gerçekleştirildiği ve ilgili numunelerin Teknik Şartname’ye uygun olmamasının sebeplerinin açıkça ortaya konulduğu dikkate alındığında, konuya ilişkin teknik inceleme yaptırılmasına gerek görülmeyerek tesis edilen itirazen şikâyet başvurusunun reddine dair dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık, dava konusu işlemin iptali yolundaki temyize konu Mahkeme kararında ise hukukî isabet bulunmamaktadır.

Öte yandan, Mahkeme kararında her ne kadar Kurulun teknik görüş alması gerektiği yönündeki Dairemiz kararlarına atıf yapılmakta ise de anılan kararlara konu olan her bir ihalenin farklı şartları ve hususları içerdiği, aynı içerikte olmadığı, teknik inceleme gerektiren hususların kabul edildiği kararlarda davacılar tarafından ileri sürülen iddialar ve maddi vakıaların farklılaştığı, somut uyuşmazlıkta ise davacının bütün iddialarının aksinin numune değerlendirmesi ve şikâyet sürecinde teknik ve uzmanlığa ilişkin gereklilikler yerine getirilmek suretiyle çelişkiye yer vermeksizin karşılanmış olması karşısında itirazen şikâyet aşamasında teknik inceleme yapılmasına gerek görülmemiş olmasında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır…” gerekçesiyle “1) Ankara 13. İdare Mahkemesi’nin 30/09/2020 tarih ve E:2020/1121, K:2020/1694 sayılı kararının bozulmasına,

2 ) davanın reddine” karar verilmiştir.

Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.

Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.

Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,

1- Kamu İhale Kurulunun 04.11.2020 tarih ve 2020/MK-261 sayılı kararı ile 03.02.2021 tarih ve 2021/UM.II-301 sayılı kararının iptaline,

2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, Kamu İhale Kurulunun 22.05.2020 tarihli ve 2020/UM.II-899 sayılı kararının hukuki geçerliğini koruduğuna,

Oybirliği ile karar verildi.

Yorum Ekle