İddianın Şikâyet Başvurusunda İleri Sürülmediği Gerekçesiyle İtirazen Şikâyet Başvurusunun Reddinin Hukuka Aykırı Olduğu

Karar No              : 2020/MK-144

BAŞVURUYA KONU İHALE:

2012/57723 İhale Kayıt Numaralı “İstanbul Genelinde Ulaşım Ağının Geliştirilmesine Yönelik Trafik Sayımı Ve Geometrik Düzenleme İşi” İhalesi

KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:

KARAR:

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Ulaşım Daire Başkanlığı Ulaşım Koordinasyon Müdürlüğü tarafından yapılan 2012/57723 ihale kayıt numaralı “İstanbul Genelinde Ulaşım Ağının Geliştirilmesine Yönelik Trafik Sayımı ve Geometrik Düzenleme İşi Hizmeti Alımı” ihalesine ilişkin olarak, Trafik Araştırma Yön. Sim. İnş. Müş. Proje ve Tic. Ltd. Şti. – Doruk Ulaşım Planlama Müh. ve İnş. San. ve Tic. Ltd Şti. Ortak Girişimi tarafından itirazen şikâyet başvurusunda bulunulmuş ve Kurulca alınan 27.08.2012 tarihli ve 2012/UH.III-3387 sayılı karar ile “4734 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin onuncu fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikâyet başvurusunun reddine“ karar verilmiştir.   

Davacı Trafik Araştırma Yön. Sim. İnş. Müş. Proje ve Tic. Ltd. Şti. – Doruk Ulaşım Planlama Müh. ve İnş. San. ve Tic. Ltd Şti. Ortak Girişimi tarafından, anılan Kurul kararının iptali istemiyle açılan davada Ankara 14. İdare Mahkemesince verilen 20.11.2013 tarihli ve E:2012/1847, K:2013/1614 sayılı “davanın reddi” kararı üzerine temyiz başvurusunda bulunulmuş, temyiz incelemesi sonucunda ise Danıştay Onüçüncü Dairesinin 05.02.2020 tarihli ve E:2014/1520, K:2020/315 sayılı kararında “…1. Temyize konu Mahkeme kararının, itirazen şikâyet başvurusundaki birinci ve üçüncü iddia yönünden davanın reddine ilişkin kısmında hukukî isabetsizlik bulunmamaktadır.

2. Temyize konu Mahkeme kararının, itirazen şikâyet başvurusundaki ikinci iddia yönünden Kurul kararına yönelik davanın reddine ilişkin kısmı incelendiğinde;

4734 sayılı Kanun’un 56. maddesinin lafzından, başvuru sahibinin iddialarından sadece şikâyete konu edilen iddiaların anlaşılamayacağı, Kanun’da böyle bir sınırlama yapılmadığı, Kamu İhale Kurulu tarafından başvuru sahibinin itirazen şikâyet başvurusundaki iddialarının, şikâyet aşamasında öne sürülüp sürülmediğine bakılmaksızın incelenmesi gerektiği anlaşılmaktadır.

Bu itibarla, davacıların, şikâyet başvurusunun reddi üzerine 4734 sayılı Kanun’da öngörülen şekil ve usûl kurallarına uygun olarak itirazen şikâyet başvurusunda bulunduğu görüldüğünden, davacının ikinci iddiasının incelenmesi gerekirken, bu iddianın şikâyet başvurusunda ileri sürülmediği gerekçesiyle itirazen şikâyet başvurusunun reddine ilişkin dava konusu Kurul kararında hukuka uygunluk, davanın bu kısmı yönünden reddi yolundaki temyize konu Mahkeme kararında ise hukukî isabet bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle;

1. Davacıların temyiz isteminin kısmen reddine,

2. Ankara 14. İdare Mahkemesi’nin 20/11/2013 tarih ve E:2012/1847, K:2013/1614 sayılı kararının, itirazen şikâyet başvurusundaki birinci ve üçüncü iddialar yönünden davanın reddine ilişkin kısmında 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Mahkeme kararının bu kısmının ve davalı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesine ilişkin kısmının onanmasına

Oybirliğiyle,

3. Davacıların temyiz isteminin kısmen kabulüne;

4.Mahkemesi kararının, itirazen şikâyet başvurusundaki ikinci iddia yönünden davanın reddine yönelik kısmının 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesi uyarınca bozulmasına,

5. Bu kısım yönünden dava konusu işlemin iptaline oyçokluğuyla…” karar verilmiştir.

Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.

Öte yandan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.

Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,

1) Kamu İhale Kurulunun 27.08.2012 tarihli ve 2012/UH.III-3387 sayılı kararının ikinci iddiaya ilişkin kısmının iptaline,

2) Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, ikinci iddia bakımından esasın incelenmesine,

Oybirliği ile karar verildi.

Yorum Ekle