Karar No              : 2019/MK-279

BAŞVURUYA KONU İHALE:

2017/531239 İhale Kayıt Numaralı “795 Kalem Tıbbi Sarf Malzeme Alımı” İhalesi

KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:

KARAR:

Malatya İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan 2017/531239 İhale Kayıt Numaralı  “795 Kalem Tıbbi Sarf Malzeme Alımı” ihalesine ilişkin olarak Nitra Medikal İth. İhr. Paz. Tic. Ltd. Şti. tarafından itirazen şikâyet başvurusunda bulunulmuş ve Kurulca alınan 15.05.2018 tarihli ve 2018/UM.II-987 sayılı karar ile “1) Anılan Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikâyet başvurusunun reddine,

2) Fazla ödenen başvuru bedelinin başvuru sahibinin yazılı talebi halinde iadesine”  karar verilmiştir.

Nitra Medikal İth. İhr. Paz. Tic. Ltd. Şti. tarafından anılan Kurul kararının iptali istemiyle açılan davada Ankara 8. İdare Mahkemesinin 13.11.2018 tarihli ve E:2018/1510, K:2018/2273 sayılı kararında “davanın reddine,” kararı verilmiş, söz konusu kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine verilen Danıştay Onüçüncü Dairesinin 29.04.2019 tarih ve E:2019/812, K:2019/1377 sayılı kararı ile “… Uyuşmazlık, “795 Kalem Tıbbi Sarf Malzeme Alımı” ihalesine katılan davacının teklif ettiği ürünlerin, yukarıda alıntılanan teknik şartnamelerin ilgili kısımlarına uygun olup olmadığı hususundan kaynaklanmaktadır.

Bu itibarla, davacının sunduğu ürünlerin diğer kriterler dikkate alınsa dahi kendisi tarafından açıkça kabul edilen Teknik Şartname’nin 6. maddesinde yer alan kriteri karşılamadığı anlaşıldığından, itirazen şikâyet başvurusunun reddine ilişkin dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında ise sonucu itibarıyla hukukî isabetsizlik bulunmamaktadır.

Öte yandan, davacının, temyize konusu Mahkeme kararının Dairemizin vermiş olduğu kararlarla çeliştiği, aynı konuda verilen kararlardan bir kısmı için teknik ve uzman görüşü alınması gerektiğine karar verildiği, bir kısmı için buna gerek görülmediği iddia edilmekte ise de, anılan kararlara konu olan herbir ihalenin farklı şartları ve hususları içerdiği, aynı içerikte olmadığı, teknik inceleme gerektiren hususların kabul edildiği kararlarda davacılar tarafından ileri sürülen iddiaların soyut iddialar olmadığı, somut ve teknik incelemeyi gerektiren iddialar bulunduğu, uyuşmazlık konusu ihalede ise, tüm iddialar teknik incelemeyi gerektirse dahi, davacı tarafından sunulmuş olan numunelerin açıkça Teknik Şartname’nin 6. maddesine aykırı olduğunun davacı tarafından kabul edilmesi karşısında teknik incelemenin yapılması gerektiği iddiasının dinlenemeyeceği açıktır.

Temyize konu Mahkeme kararının; davacı şirketin, ihale üzerinde kalan istekliye yönelik üçüncü iddiası bakımından itirazen şikâyet başvurusunun ehliyet yönünden reddedilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığına ilişkin kısmına gelince:

Dosyanın incelenmesinden, Kurul tarafından, başvuru sahibi davacının ikinci iddiasının, kendi teklif tutarından daha yüksek teklif veren bir istekliye yönelik olduğu, davacının kendi teklifine yönelik iddiasının uygun bulunarak teklifinin değerlendirmeye alınması hâlinde ekonomik açıdan en avantajlı teklif hâline geleceği ve bu durumun kendisinden yüksek teklif sunmuş olan isteklilerin teklifinin uygunluğuna yönelik iddiasından bağımsız olarak gerçekleşeceği, dolayısıyla teklifi değerlendirme dışı bırakılan davacının söz konusu iddiası sonucunda yeni bir hak ve menfaat elde etme imkânının bulunmadığı gerekçesiyle başvurunun ehliyet yönünden reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.

İhale dokümanını satın alıp,ihaleye teklif veren davacı şirketin, gerek4734 sayılı Kanun’un aktarılan hükümleri uyarınca istekli statüsünü kazandığı açık olduğundan, dava konusu ihalenin üzerinde kalma ihtimali olup olmadığına bakılmaksızın ihale sürecindeki işlemlere yönelik olarak şikâyet ve itirazen şikâyet başvurusunda bulunabileceği kabul edilerek davacı şirketin itirazen şikâyet başvurusunda yer verilen ikinci iddiasının esasının incelenmesi gerekirken, bu husus gözetilmeksizin başvurunun ehliyet yönünden reddine ilişkin dava konusu Kurul kararında hukuka uygunluk, davanın reddi yolundaki Mahkeme kararının bu kısmında ise hukukî isabet bulunmamaktadır.” gerekçesiyle “dava konusu işlemin kısmen iptaline” karar verilmiştir.

Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.

Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.

Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,

1) Kamu İhale Kurulunun 15.05.2018 tarihli ve 2018/UM.II-987 sayılı kararının, “ihalenin 718, 719 ve 720’nci kısımlarında ihale üzerinde bırakılan isteklinin ürününün de Teknik Şartname’ye uygun olmadığı ve isteklinin teklifinin değerlendirme dışı bırakılması gerektiği” iddiasına yönelik değerlendirmelerin iptaline,

2) Danıştay Onuüçüncü Dairesi kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, anılan “ihalenin 718, 719 ve 720’nci kısımlarında ihale üzerinde bırakılan isteklinin ürününün de Teknik Şartname’ye uygun olmadığı ve isteklinin teklifinin değerlendirme dışı bırakılması gerektiği” iddiasına yönelik esasın incelenmesine,

Oybirliği ile karar verildi.

Yorum Ekle